Uzmanlar Milliyet’e değerlendirdi: Yunanistan’ın çabası beyhude

Uzmanlar Milliyet’e değerlendirdi: Yunanistan’ın çabası beyhude

685f16cfe9347e6b90df4988 Uzmanlar Milliyet’e değerlendirdi: Yunanistan’ın çabası beyhude

Aydın Hasan / ANKARA – Türkiye ile Libya arasında Akdeniz’de Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Anlaşması, 27 Kasım 2019’da imzalandı, 18 Mart 2020’de bildirildiği BM tarafından da Eylül 2022’de tescil edildi. Türkiye anlaşmaya ilişkin iç onay sürecini tamamlarken, Libya Temsilciler Meclisi’nden henüz onay çıkmadı. Ancak bu ayın ilk haftasında anlaşmanın onayı için bir komite kuruldu. Önceki gün de Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ile Libya Ulusal Petrol Kurumu (NOC) arasında Libya’da iki boyutlu sismik araştırma yapmak üzere mutabakat zaptı imzalandı. Buna göre TPAO, Libya’da dört açık deniz blokunda jeolojik ve jeofizik çalışmalar yürütecek. 10 bin kilometrelik iki boyutlu sismik araştırma yapılıp, veriler dokuz ay içinde işlenecek. Bu gelişme üzerine Yunanistan’ın 2019’dan beri süren rahatsızlığı yeniden alevlendi.

İlginizi Çekebilir

Miçotakis’in şikayeti

Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Libya ile Türkiye arasındaki mutabakatı AB Zirvesi’ne taşıdı. Ancak Miçotakis, zirve gündemine yeni anlaşmayı değil, 2019 yılındadeniz yetki mutabakatını taşırken, 2019 zirvesinde olduğu gibi “bu mutabakatın yasa dışı olduğunun, AB tarafından tanınmadığının ve herhangi bir yasal etki yaratmayacağının bir kez daha sonuç bildirisine dahil edilmesini” istedi. Aralık 2019 tarihli AB Zirvesi sonuç bildirisinde, Mutabakat Muhtırası için “üçüncü devletlerin egemenlik haklarını ihlal etmekte olup deniz hukukuna uygun değildir ve üçüncü devletler açısından herhangi bir hukuki sonuç doğuramaz” ifadesine yer verilmişti.

‘Başarısız olur’

Uzmanlar, son gelişmelere ilişkin Milliyet’e şu değerlendirmede bulundu…

Emekli Büyükelçi Uluç Özülker: Yunanistan, Girit nedeniyle burada böyle ciddi şekilde bir rahatsızlık içine girdi. AB dahil girişimler yaptı. Başarı kazanamadı. En son Hafter, Trablus Hükümeti ile bütünleşmeyi düşünebileceğini ve bunu incelemekte olduğuna dair bir açıklama yaptı. Bu da gerçekleşirse, sadece Trablus üzerinden değil bütün olarak Libya üzerinden Türkiye ile münhasır ekonomik bölge konusu başka bir boyutta çözüme kavuşmuş olacak. Bunu AB’ye götürmek veya bir başka tarafta gidip şikayet etmek olsa olsa Yunanistan yönünden bir başarısızlık olarak ortaya çıkar. Yunanistan Mısır, Güney Kıbrıs üzerinden geçen bir hattı kendisini de içine alacak şekilde hayata geçirmek için uğraşıp duruyordu. Bunu yaparken de bizi Doğu Akdeniz’de bir noktada boğmak peşindeydi, yapamadılar. Yunanistan son zamanlarda neye el atsa elinde kalıyor. Yunanistan iç politikada sıkıştı. Dendias da çok sıkıştırıyorMiçotakis’i. Onun için bütün bu olan bitenler aslında bir politik egzersiz iç politika yönünden. Türkiye’nin gücü arttığı ölçüde Yunanistan’ın burada daha da fazla gerilemesini beklemek en doğru yaklaşım.

Neden rahatsız?

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve DEHUKAM Baş Araştırmacısı Prof. Dr. Yücel Acer: Yunanistan’ın şiddetli tepki göstermesinin sebebi; Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de Libya’yla anlaşma yaparak aslında Yunan adalarına kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölgeyi hiç vermeme yaklaşımını bir başka ülkeye dekabul ettirmiş olması. Çünkü onlar Girit, Rodos, Kerpe gibi o bölgedeki adaların da Türkiye gibi eşit statüde kıta sahanlığı olsun istiyorlardı. Öfkelenen Yunanistan bu anlaşmayı tanımadığını ilan etti. Hatta 2020 yılında Mısır’la bir anlaşma yaptı. Türkiye-Libya sınırını uygulamada etkili olmaktan çıkarmayı amaçladı. Türkiye ile Libya bir de hidrokarbon kaynaklarının araştırılması, beraber işletilmesi konusunda anlaşma imzaladı. Şimdi Yunanistan, Türkiye-Libya ortak anlaşmasına dayanarak yapılan her eyleme karşı bir uluslararası, özellikle AB’de bir karşı tutum geliştirmeye çalışıyor, uygulamaya konulamasın diye. Yunanistan ile benzer düşünen AB ülkeleri de var. Yunanistan’ın uluslararası hukuk açısından başarılı olma şansı yok. Çünkü sınırlar ikili anlaşmalarla ya da ilgili ülkelerin anlaşmalarıyla çizilir.

İş birliği görüşmesi

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Libya Petrol ve Gaz Bakanı Khalifa Abdulsadek ile İstanbul’da görüştüklerini belirtti. Bayraktar, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, “Petrol ve doğal gaz aramacılığı başta olmak üzere hidrokarbonlar alanında gerçekleştirebileceğimiz iş birliği imkanlarını değerlendirdik. Ülkemizin bu alanındaki tecrübesini iki ülkenin ortak faydasına olacak somut işbirlikleriyle değerlendirebileceğimizi ifade ettik” ifadesine yer verdi.

Girit’e savaş gemileri gidiyor

Türkiye ile Libya arasındaki anlaşmadan rahatsız olan Yunanistan, Ortadoğu’daki gerilimi bahane ederek, göç akışını engellemek için Girit Adası’nın güneyine savaş gemileri konuşlandırma kararı aldı. Böylelikle, Libya ile Yunan kara suları arasındaki bölgede 2’si fırkateyn 3 savaş gemisigörevyapacak.

‘Çıkarlarımızı savunmaya devam edeceğiz’

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, Avrupa Birliği (AB) Liderler Zirvesi’nde kabul edilen sonuçların Yunanistan ve GKRY uluslararası hukuka ve hakkaniyet ilkesine aykırı maksimalist iddialarını AB’ye dayatmaya yönelik çabalarının devam ettiğini gösterdiğini belirtti. Keçeli, “Türkiye ile Libya arasında Akdeniz’de deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına ilişkin olarak 2019 yılında akdedilen Mutabakat Muhtırası, ülkemizin meşru hak ve çıkarlarının çiğnenmesine asla izin vermeyeceğini gösteren, uluslararası hukuka uygun bir anlaşmadır. AB’nin deniz sınırlandırması gibi hukuki ve teknik boyutları bulunan hassas bir konuda siyasi saiklerle taraflı açıklamalar yapması, bölgesel huzur ve istikrara hizmet etmemektedir. Türkiye, Doğu Akdeniz’de meşru hak ve çıkarlarını uluslararası hukuk çerçevesinde kararlılıkla savunmaya devam edecektir” dedi. ● AnkaraMilliyet

Share this content:

KAÇIRMIŞ OLABİLİRSİNİZ