Demans riskini yüzde 45 oranında azaltmak mümkün! Nörolog açıkladı: Beyni korumanın 5 şaşırtıcı yolu

Demans riskini yüzde 45 oranında azaltmak mümkün! Nörolog açıkladı: Beyni korumanın 5 şaşırtıcı yolu

kojpg-cYV7NA3rAECw4zIC3fMO4w Demans riskini yüzde 45 oranında azaltmak mümkün! Nörolog açıkladı: Beyni korumanın 5 şaşırtıcı yolu

Yaşam tarzınızda yapacağınız basit ama etkili değişikliklerle, dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen demans riskini %45’e varan oranda azaltmak mümkün. 

Sosyal medyada Dr. Bing olarak tanınan Nörolog Baibing Cheng, beyninizi uzun vadede korumanın bilimsel temellere dayanan 5 şaşırtıcı yolunu paylaştı.

Dünya çapında 50 milyondan fazla insanı etkileyen ve 65 yaş üstü bireylerde özerklik kaybının başlıca nedeni olan demans, hafıza, dil ve muhakeme gibi bilişsel yeteneklerde ilerleyici bir düşüşle kendini gösteriyor. Alzheimer hastalığı, bu vakaların yaklaşık %70’ini oluşturuyor. Ancak bilim dünyasından umut verici bir haber var. The Lancet dergisinin 2024 tarihli bir araştırmasına göre, demans vakalarının %45’e yakını önlenebilir risk faktörlerine bağlı. 

Nörolog Dr. Baibing Cheng, bu gerçeğin altını çizerek beyin sağlığını korumak için herkesin atabileceği beş somut adımı şöyle sıralıyor:

1. Rutinin dışına çıkın: Beyninize yeni görevler verin

Dr. Cheng, “Sadece bulmaca çözmek veya satranç oynamak gibi alışkanlıklar faydalı olsa da yeterli değil” diyerek uyarıyor. 

Beynin asıl ihtiyacı, yeni sinirsel bağlantılar kurmasını sağlayan zorlayıcı aktivitelerdir. Yeni bir dil veya enstrüman çalmayı öğrenmek gibi zihinsel olarak uyarıcı faaliyetler, nörologların “bilişsel rezerv” olarak adlandırdığı kapasiteyi güçlendirir. Bu rezerv, beynin yaşa bağlı işlev kayıplarını telafi etme yeteneğini artırarak demans belirtilerinin ortaya çıkmasını geciktirir.

2. Göz ardı edilen risk: İşitmenizi kontrol ettirin

Pek çok kişinin bilmediği ancak The Lancet’in 2023 tarihli bir çalışmayla doğruladığı üzere, düzeltilmemiş işitme kaybı demans için en önemli değiştirilebilir risk faktörlerinden biridir. 

Kulak sesleri daha az algıladığında, beyin duymak ve anlamak için fazladan efor sarf etmek zorunda kalır. Bu durum, normalde hafıza ve düşünme için kullanılacak kaynakların başka bir yöne kaymasına ve beynin belirli bölgelerinin zamanla körelmesine neden olur. 

Dr. Cheng, özellikle 60 yaşından sonra düzenli işitme testi yaptırmayı ve gerekirse işitme cihazı kullanmaktan çekinmemeyi tavsiye ediyor.

3. Beynin temizlik saati: Kaliteli uykunun gücü

Derin uyku, beynin kendini temizlemesi için hayati bir süreçtir. Vücut, Alzheimer hastalığıyla ilişkilendirilen beta-amiloid gibi toksik proteinleri bu uyku evresinde beyinden uzaklaştırır. 

Kalitesiz uyku ise bu temizlik mekanizmasını engelleyerek zararlı proteinlerin birikmesine zemin hazırlar. Nörolog, “Geceleri horluyor veya nefesiniz kesiliyorsa mutlaka uyku apnesi testi yaptırın. Bu, sandığınızdan çok daha ciddi bir sorundur” diye uyarıyor.

4. Sosyal izolasyona dikkat: Bağlantıda kalın

Sosyal izolasyonun beyin sağlığı üzerinde doğrudan ve ölçülebilir etkileri vardır. Düzenli sosyal etkileşimlerin yokluğunda, karar verme ve çalışma belleği gibi kritik fonksiyonlardan sorumlu olan prefrontal korteks daha hızlı körelir. 

Dr. Cheng, “Yüzlerce arkadaşınız olmasına gerek yok, ancak sevdiklerinizle, komşularınızla veya dahil olduğunuz topluluklarla kuracağınız sürekli ve anlamlı bağlar kritik önem taşıyor” diye vurguluyor.

5. Belki de en önemlisi: Ruh sağlığınızı koruyun

Kaygı, kronik stres ve depresyon gibi psikolojik rahatsızlıklar beyinde ciddi tahribata yol açar. Bu durumlar, beyin iltihabını (enflamasyon) artırır, hipokampus gibi hafıza merkezlerinin hacmini küçültür ve uyku düzenini bozar. 

Dr. Cheng, “Bu adım, belki de hepsinden en önemlisi” diyerek ruh sağlığının beyin üzerindeki derin etkisine dikkat çekiyor. Terapi, düzenli egzersiz ve gerektiğinde ilaç tedavisi gibi yöntemlerle ruh sağlığını korumak, demansa karşı alınacak en güçlü önlemlerden biridir.

Share this content:

KAÇIRMIŞ OLABİLİRSİNİZ