SON DAKİKA HABERLERİ: KENDİ YILDIZINI PATLATIP SONUNU GETİREN GEZEGEN: YENİ BİR FENOMEN
HIP 67522 b gezegeninin yıldızının gezegene bir plazma patlaması gönderişin sergileyen bir illüstrasyon.
HIP 67522 b adı verilen bu gezegen, Jüpiter büyüklüğünde ancak daha ince bir gezegen ve ev sahibi yıldızı HIP 67522 etrafında sadece yedi günlük sıkı bir yörüngeye sahip.
Ancak bu sıkı yörüngeler, yıldızın manyetik alanını bozarak, devasa yıldız patlamalarının gezegene geri püskürtülmesine ve gezegenin küçülmesine neden oluyor. Bilim insanlarının 2 Temmuz’da Nature dergisinde yayımlanan araştırmasına göre, bir gezegenin ev sahibi yıldızını etkilediğinin ilk kez gözlemlendiği olay bu oldu.
Araştırmanın baş yazarı ve Hollanda Radyo Astronomisi Enstitüsü’nde (ASTRON) astrofizikçi olan Ekaterina Ilin, yaptığı açıklamada, “Gezegen, özellikle enerjik parlamaları tetikliyor gibi görünüyor” dedi. “Yıldızın manyetik alan çizgileri boyunca gönderdiği dalgalar, belirli anlarda parlamaları başlatıyor. Ama bu parlamaların enerjisi, dalgaların enerjisinden çok daha fazla. Bizce dalgalar, gerçekleşmeye hazır patlamaları tetikliyor.”
DEVASA PLAZMA TOPLARI
Yıldızlar, yüzeylerinde dönen yüklü parçacıklar (iyonlar) sayesinde güçlü manyetik alanlar üreten devasa plazma toplarıdır. Manyetik alan çizgileri birbirini kesemediği için bu alanlar bazen birbirine dolanır ve aniden koparak ‘güneş patlamaları’ (solar flare) olarak adlandırılan radyasyon patlamaları oluştururlar. Bu patlamalara bazen yüzey plazmasının büyük püskürmeleri olan taçküre kütle atımları (coronal mass ejection) da eşlik eder.
Birçok gezegenin, Dünya dahil, manyetik alanları olduğundan, gökbilimciler uzun süredir yıldızlarına çok yakın dönen gezegenlerin bu güçlü yıldız manyetik alanlarını bozarak patlamalara neden olup olamayacağını merak ediyordu.
DIŞ GEZEGENLERİ KEŞFEDER
Bu sorunun yanıtını arayan astronomlar, NASA’nın Geçiş Halindeki Dış Gezegen Araştırma Uydusu (TESS) ile geniş çaplı bir yıldız taraması yaptı.
TESS, bir gezegen yıldızının önünden geçerken yıldız ışığında meydana gelen karakteristik kararmayı tespit ederek dış gezegenleri keşfeder. HIP 67522’yi ilgi çekici bulan araştırmacılar, daha fazla bilgi edinmek için Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) Dış Gezegenleri Karakterize Etme Uydusu (Cheops) ile gözlemler yaptı.
Ilin, “Cheops’tan çok hassas bir şekilde gözlem zamanlaması talep ettik, çünkü belirli yıldızlara istenilen zamanda odaklanabiliyor,” dedi. “Cheops ile daha fazla parlama gördük, toplam sayı 15’e ulaştı. Neredeyse hepsi, gezegenin yıldızın önünden geçtiği sırada, yani Dünya’dan görülebildiği anlarda gerçekleşti.”
Kritik önemdeki kanıtlardan biri de, bu parlamaların gezegen yıldızın önünden geçtiğinde meydana gelmesiydi. Bu durum, gezegenin yörüngesi boyunca enerji toplayarak yıldızın manyetik alan çizgilerini bir ip gibi ‘oynattığını’ düşündürdü. Bu şok dalgası manyetik alan boyunca yıldızın yüzeyine ulaştığında güçlü bir parlama meydana geliyor.
‘NE KADAR KÜÇÜLEBİLECEĞİNİ ÖNGÖRÜYOR’
Bu parlamalar, gezegenin seyrek atmosferini yavaş yavaş katman katman soyarak yok ediyor. Araştırmacılar, HIP 67522 b gezegeni şu anda Jüpiter kadar büyük olsa da, 100 milyon yıl içinde Neptün boyutuna kadar küçülebileceğini öngörüyor.
Bu türde ilk kez gözlemlenen olguyu daha derinlemesine incelemek isteyen araştırmacılar, TESS, Cheops ve 2026’da fırlatılması planlanan ESA’nın Plato teleskobu gibi diğer dış gezegen teleskoplarıyla gözlemlere devam etmeyi planlıyor.
Ilin, “Bir milyon sorum var çünkü bu tamamen yeni bir olgu ve ayrıntılar hâlâ net değil,” derken ekledi: “Bence şu anda yapılması gereken iki önemli şey var. Birincisi, farklı dalga boylarında takip gözlemleri yapmak (Cheops görünürden yakın kızılötesine kadar gözlem yapıyor). Bu parlamalarda ne tür enerji yayıldığını öğrenmeliyiz. Örneğin, morötesi ve X-ışınları bu dış gezegen için özellikle kötü haber olabilir. İkinci olarak da benzer yıldız-gezegen sistemlerini bulup incelemek. Tek bir vakadan 10 ila 100 sisteme geçersek, kuramsal gökbilimcilerin üzerinde çalışabileceği bir veri seti oluşur.”
Share this content: